Vücudumuzdaki izler hangi sebeplerle oluşur?

İzler; travmalara, geçirilmiş yaralanmalara, geçirilmiş cerrahi operasyonlara, hastalıklara, enfeksiyonlara ya da yanığa bağlı oluşabilir.

İzlerin kötü iyileşme sebepleri nelerdir?

İzlerin kötü iyileşmesinde birçok faktör tanımlanmıştır. Genetik yatkınlık, kişiye bağlı sebepler ve yaraya bağlı faktörler bunlardan en önemlileridir. Genetik olarak yaralarınız kötü iyileşiyor olabilir. Bu bireylerde hipertrofik skar ve keloid oluşumu riski yüksektir. Kişiye bağlı sebeplerden yapısal rahatsızlıklar, yaş, cilt yapısı, diyabet, vitamin eksiklikleri, sigara kullanımı, protein eksiklikleri yaranın kötü iyileşmesine neden olur. Bunların yanında yaralanmanın mekanizması, yaranın derinliği, yaralanma sonrası yapılan müdahale, yarada enfeksiyon olup olmaması da yaraya bağlı faktörler olup izlerin iyileşme şeklini etkiler.

Yara izi tedavisinde kullanılacak yöntemler nelerdir?

Yara izlerinin tedavisinde kendi pratiğimde skar revizyonu cerrahilerini, kök hücre tedavilerini, intralezyonel steroid enjeksiyonlarını (yaranın içine iğneyle steroid enjeksiyonu), silikon bazlı kremleri ve silikon tabakaları kullanmaktayım. 

Skar revizyonu nedir ve nasıl yapılır?

Skar revizyonu, mevcut izin/yaranın belirginliğini, görünürlüğü ve genişliğini azaltmak için yapılan işleme denir. Skar revizyonunda rahatsızlığa sebep olan mevcut iziniz çıkartılır, uygun teknik ve uygun dikiş materyali kullanılarak daha düzgün ve daha az iz bırakacak şekilde tekrar dikilir. Bu işlem yapılırken travmatik olmayan yaklaşıma, katmanların uygun şekilde kapatılmasına, izin yerleşimine ve gerginliğine dikkat edilmelidir. Genellikle lokal anesteziyle yapılır (mevcut izin olduğu bölgenin uyuşturulması). Ancak, yaranın boyutuna ve yerleşimine bağlı olarak sedasyon ya da genel anestezi de tercih edilebilir.

Skar revizyonu ne zaman yapılabilir?

Yara iyileşmesi fizyolojisi düşünüldüğünde, izin son halini alması 1 seneyi bulmaktadır. Dolayısıyla skar revizyonu işleminin bu süre dolduktan sonra yapılması önerilir. Bazı istisnalar mevcuttur. Örneğin keskin bir cisimle meydana gelmiş erken dönem yaralanmaya en yakın zamanda müdahale edilebilir.

Skar revizyonu sonrası dönem nasıldır?

Skar revizyonunda genellikle lokal anestezi tercih edilir, dolayısıyla işlem sonrası eve gidilebilir, günlük hayata dönülebilir, 2 gün sonra duş alınabilir. Lokal anestezinin etkisi geçtikten sonra işlem yapılan bölgede minimal bir ağrı olabilir ve bu ağrılar ağrı kesicilere güzel cevap verir. Hareketli bölgelerdeki (eklem vs.) izler için bir miktar hareket kısıtlaması önemlidir. Kullanılan yönteme göre ortalama 7-10 gün sonra dikiş alınması gerekebilir.

Skar revizyonu sonra dikkat edilmesi gereken faktörler nelerdir?

İzin, skar revizyonuyla doğru bir şekilde düzeltilmesi tek başına yeterli değildir. Yara iyileşmesini bozan her türlü sebep, skar revizyonu sonrasında da yaranın kötü iyileşmesine sebebiyet verecektir. Bu noktada 2 faktör oldukça önemlidir. Güneşin UV ışınları yaranın kötü iyileşmesine neden olur. Dolayısıyla güneş gören bölgelerdeki izin +50 faktör güneş kremleriyle korunması gerekir. Diğer önemli bir faktör de sigara kullanımıdır. Sigara içilmesi yaraların kötü iyileşmesine sebebiyet verir. Dolayısıyla işlem öncesinde en az 1 ay sigaranın bırakılması ve işlem sonrasında da sigara içilmemesi daha iyi yara iyileşmesi için önerilir.

Skar revizyonu sonrasında izlerin tamamı yok olur mu?

Cevap “hayır”. İzlerin hiçbiri tamamen yok olmaz. Skar revizyonundaki amaç izlerin görünürlüğünü ve belirginliğini mümkün olan en aza indirip, belli belirsiz bir hal almasını sağlamaktır. İz bırakmayan hiçbir yöntem yoktur. Skar revizyonu işlemi sonrası iz incedir, ilk 3 ay içinde belirgin ve kırmızı olabilir. Önerilere dikkat edildiği takdirde 1.senenin sonunda istenilen sonuca ulaşılacaktır. İzin iyi iyileşmesinde, yukarıda bahsedildiği gibi, genetik ve kişiye bağlı faktörler de son derece önemlidir.

Yara izi tedavisinde kullanılan “Kök Hücre Tedavisi” nedir?

“Kök hücre” kendisini yenileme gücüne sahip olması dolayısıyla doku rejenerasyonunda kullanılan, onarım hücreleri gibi birçok hücreye dönüşme potansiyeline sahip hücrelere denir. Kök hücreler plasenta, göbek kordonu kanı, kemik iliği ve yağ dokusunda bulunur. Elde edilme kolaylığı ve bolluğu sebebiyle kök hücre kaynağı olarak yağ dokusunu tercih ediyoruz. Yağ dokusundan elde edilen kök hücreler; onarım, rejenerasyon ve rejuvenasyonu özellikleri sayesinde, kollajen/elastin gibi önemli proteinleri üretip, mevcut bölgeye olan kan akımını ve o bölgenin beslenmesini arttırdığı için, dermisi kalınlaştırdığı ve melanojenik aktiviteyi azalttığı için kötü yara iyileşmesinde, kötü izlerde ve sivilce izlerinde, saç dökülmesinin tedavisinde, cilt gençleştirmede (cilt rejuvenasyonunda), göz altı morluklarının tedavisinde ve hiperpigmentasyon tedavisinde kullanılmakta (Bakınız Kök Hücre (SVF) Tedavisi Bölümü).

Yağ dokusundaki kök hücreler hangi bölgeden elde edilir?

Kendi vücudunuzdaki yağ dokuları; karın bölgesinden, uyluk dış kısmından, uyluk içinden, bel bölgesinden ve diz içinden alınabilir.  Alınan yağ dokusu santrifüj, emülsifikasyon, filtrasyon ve fraksinasyon gibi bazı işlemlere tabi tutulur. Bu işlemler sonrasında, onarım ve kök hücreleri bulunduran bu yapıya “Stromal Vasküler Fraksiyon(tSVF)” denir (Bakınız Kök Hücre (SVF) Tedavisi Bölümü).

“Kök hücre tedavisi” zor bir işlem midir?

Kök hücre tedavisi günübirlik bir işlemdir ve işlem sonrasında evinize gidebilirsiniz. Yağ alınan bölgede ortalama 3 gün kadar sürebilen ödem ve küçük morluklarınız ve ağrı kesicilere cevap veren minimal ağrılarınız dışında bir yan etki beklenmez. Hazırlanan tüm hücreler kendi hücrelerinizdir, dolayısıyla alerji ya da anaflaksi riski yoktur. (Bakınız Kök Hücre (SVF) Tedavisi Bölümü).

Kök hücre tedavisi etkisini ne zaman göstermeye başlar?

Etkisi 1.ayın sonunda hissedilir hale gelir ancak maksimum etkiye 6.-8.ayda ulaşılır (Bakınız Kök Hücre (SVF) Tedavisi Bölümü).

İntralezyonel steroid enjeksiyonu (yaranın içine iğneyle steroid enjeksiyonu) hangi hastalarda uygundur ve etkisini nasıl gösterir?

Lezyon içi steroid (triamsinolon) uygulaması normalden daha kızarık ve kabarık iyileşmiş, kaşıntılı lezyonlar için uygundur. Steroidler, kollajen sentezine müdahil olarak etkilerini gösterirler. Uygulama birden çok seans gerektirir. Tedavi sonrasında izlerdeki belirginliğin, kızarıklığın ve kaşıntının azalması beklenir. İzin tamamen kaybolması mümkün değildir.

Silikon bazlı kremler ve silikon tabakaların etki mekanizması nedir ve bu tedavi hangi hastalar için uygundur?

Silikon bazlı ürünler; kollajenaz aktivitesini, hidrasyonu ve polarizasyonu arttırarak etki eder. Uygun zamanda kullanılmaya başlanmalıdır ve uzun bir tedavi süresi gerektirir. Genellikle izlerin kötü iyileşmemesi amacıyla koruyucu bir yöntem olarak kullanılır.

Özet

Bireyi görüntü ve fonksiyonel olarak rahatsız eden izler için yara izi tedavisi uygulanabilir. İşlemler genellikle lokal anestezi altında yapılır ancak izin boyutuna ve yerleşimine göre sedasyon ya da genel anestezi de tercih edilebilir. Yara izi tedavisindeki asıl amacın izi tamamen yok etmek değil; izin belirginliğini, görünürlüğünü ve genişliğini azaltmak olduğu, ayrıca yara iyileşmesinde genetik yatkınlığın ve kişisel faktörlerin oldukça etkili olduğu unutulmamalıdır. Referanslar bölümünden konuyla ilgili makalelere göz atabilirsiniz. Saygılarımla.

Kaynaklar